27 Ağustos 2009 Perşembe

Yine Bir Gün Hiç Unutmam / Annemin Sürpriz Yıkışı...

Eh madem konuyu kahraman olmayan kahramandan açtım kendi kendime, bir anekdot daha yazayım bari...
Mekan Bolu, dördüncü sınıf ikinci dönem, mezun olunacak, bölüm öğretmenlik, staj, takım çalıştırma, staj dosyası, vizeler, finaller bir harala gürele ki zaman nasıl geçiyor o zamanda neler yapılıyor hak getire bilene anlayana aşkolsun...
O dönem canım babam bana mezuniyet hediyesi bir uno alıyor ve Ankara'da okuyan bizim aile dostu oğlu Dr. Ahmet'e veriyor anahtarı, git diyor bunu bizim kıza götür şaşırsın...
Sen benim ballardan datlı biricik Sultan annem bana bunu telefonda söyle :)
Etti içine bir nevi, eh be annem, ne söyledin, onu görünce gözlerim açılaydı ya bir sevinçten şaşakalaydım ya komadın ki...
Neyse yalandan eşek olduk, geldi araba açıldı ağzım, pörtledi gözüm...
Sonraaaa...
Sonra efendim ben bir sabah gittim okula, bir telefon ev arkadaşım :
- Ön camındaki kağıdı gördün mü?
- Yoo ne kağıdı?
Yalnız ben de ne kadar dikkatliysem, silecekte bir kağıt takılı hiç umurum olmamış...
- Kızım arabanı çizmişler haberin yok...
- Nasıl, pardon, ne arabası, ne çiziği...????
Neyse açtım kağıdı "lütfen karakola uğrayınız. Polis memuru ....."
Bizim ev de ana cadde üzerinde, şimdi depremden her ikisi de yıkıldı, hem bizim apartman hem karakol, onun karşısında hemen...
Şimdi karakol deyince öğrencinin karakolla polisle ne işi olur diyerekten hafif ürperip aldım teyze oğlunu yanıma gittik karakola...
Olay şöyle cereyan ediyor...
Notu yazan polis memurunun nöbet saatinde, gece yarısı bir araba benim arabanın yanına yaklaşıyor, geçiyor, sonra geri geri geliyor yerini alıyor, biri çıkıyor camdan dışarı eline bıçağı alıyor "ciyiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiirt" diye şoför tarafından arkadan öne bir iyice çiziyor...
Sonra sağolsun polis memuru plakasını alıyor aracın...
İfadelerimizi aldı, şikayetçi olduk Bolu' da küçük yer, plakanın kimin olduğunu biliyorlar, gittik o zaman galeri sahibinin dükkanına hep birlikte, araba galeri sahibinin oğlunun gençten biri o da...
Polis diyor bana tanıyor musun, yok diyorum nereden tanıyayım...
Hakkaten de bir kere görmüşlüğüm yok, ne demeye arabayı çizsin hoş kime ne zararım olmuş filan düşünürken...
Mezuniyet gecesi geldi kuzenim de gelmişti sonra beni bir ara dürttü...
- Hiişt bak şu oğlanı tanıdın mı?
- Aaa evet arabayı çizen değil mi?
- Evet de asıl enteresanı kimin kavalyesi?
- Kimin?
- İşte o kızın?
- hııı ????????
En dip not:
Allah hepimizi içinde Allah korkusu olanlarla karşılaştırsın, ne diyeyim...

21 yorum:

manii dedi ki...

Amiiinnnn... Fundacım bu kız bir önceki postta bahsettiğin mi yoksa yanlışmı anladım :))

Unknown dedi ki...

manii aynı kız aynı...

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

kız kimmiş ben hala anlamadım???

Unknown dedi ki...

fotokopici kız işte :)

Adsız dedi ki...

ayy o kız ne fenaymış öyle.. arızalı mıydı, psikopat mıydı.. çözemedim ben şimdi...

Zehra Fındıklı dedi ki...

:)) Aminnn...

svl dedi ki...

aaaa bu kız külleyen zarar hı?

öykü dedi ki...

ya cıddı cıddı bı yorum yazacaktım
yorumları okudum
kısss hangısı o
o mu kısss :)) dıye
koptum burda
hepınız cok yasayın emı hepınızı cok sevıyorum:)
Fundacım gunaydın:).

Unknown dedi ki...

herkes ne sizin mezuniyet hediyenizin, ne de başka birşeyin derdinde, insanlar sadece ve sadece dedikoduluk malzemelerin peşinde dikkat ederseniz...:)))))
kendinizi iyi hissetmenizi mi sağlıyor merak ediyorum :))

oytunla hayat dedi ki...

ben annene çok güldüm :))) harbi kocamaaaannnn bir sürpriz hiç olmuş... Ama kıyamam ben ona belki ilk o söylemek istemiştir tepkini ilk yaşayan o olmak için :))

ELİF dedi ki...

Diş bilemiş sana anlaşılan:))

Unknown dedi ki...

ne dengesiz insanlar varya :(( insanların malına canına ansıl zarar verir insanoğlu aklım almıyor...

özii dedi ki...

uyuzz nolcakkk?
sonuç ne oldu pekii? Nasıl telafi edildi ?

GeCe dedi ki...

cıx cıx ne alıp veremediği varmış

Unknown dedi ki...

objektifim tıpkı isminde saklı aslında cevabın, BAKIŞ AÇISI bilmem anlatabildim mi?
Herkesin blog yazmaktaki özgürlüğüne ithaf aslında bu demek istediğim, bana kazancı mı sadece kendim için yazıyorum, senden ondan ya da başka arkadaşlardan birşey beklediğimden alkış ya da yuhalama almak da değil...
Sonuçda benim hayatım ha bugün bilmem nerede şunu yaptımı yazmışım ha başıma gelen bir olayı?
Hayır dünya küçük neredeyse o sensin sanacağım... :))
Kaldı ki kimse dedikoduluk malzeme peşinde değil buna asla inanmıyorum ya da ben öyle algılamıyorum, insanlarla belli şekillerde iletişim kuruyoruz iyi kötü anlarında uzaktan da olsa destek oluyoruz temennilerimizle dahası belki ilerletip telefonlarla ama hiç yazdıklarımızın da aaaa şu şöyle mi yapmış bak namızsıza demiyoruz bilmem sen diyor musun :)
peki çok kötü bir anımı yazsam bu sefer de şey mi olacak duygu sömürüsü yapıyorsun...???
Ben yine yine ve yine yazıyorum okunma okunmama derdi ile değil hani kasetim sattı mı satmadı mı misali; derdim ilerde kızıma bırakabileceğim koca bir arşiv olsun hem de kendimi gerçekten iyi hissetmeme sebep olduğundan yazıyorum...
sevgiler...
bu arada senin blogunu da okumak isterim ama herkesin okumasına açık değil...
yazılarını merak ettiğimden seni nelerin iyi hissettirdiğini yorumuna bakarak merak ettiğimden :)

Unknown dedi ki...

Gülcan her birimize böyle tatlı tatlı gieçirmişllikleri vardır bu ablanın...

SVL zarar zarar ki ne zarar...

Öyküm yaşa sen :))

oytunla hayat annem kopardı beni zaten :))

Elif Allah onu bildiği gibi yapsın, ne diyeyim :))

CANDAN TARİFLER insanlarıda Allah korkusu olmazsa çığırından çıkar işte kimbilir bana çektirdiklerini Allah ondan nasıl çıkarmıştır da ben görmedim isterdim ama duymayı görmeyi...

öziim talihsiz bir sürprizle okulu bir sene uzattım babam da arabayı sattı tabi...
mahkemesi oldu epey sonra gittim şikayetimden vazgeçtim arabayı elden çıkardık dedik..

GeCem bir bilsem ne istediğini :)

Unknown dedi ki...

ne güzel düşünce babanınki bizde tam tersidir babam içinde tutamaz süprizleri
o kızı da Allah'a havale etmek lazım çekirge bir sıçar iki sıçrar sonu noldu acep ama kötüler de bir şey olmazben büyük cezaların büyük mahkemeye kaldığına inanıyorum

Unknown dedi ki...

sizi bu kadar sinirlendirecek birşey söylediğimi sanmıyorum, evet ismimden de anlaşılacağı üzere konulara veya olaylara bir de böyle bir bakış açısı getirmek istedim. tabi ki burda istediğinizi yazmak sizin hakkınız hatta sadece sizin hakkınız
iyi yorum olunca iyi de, eleştirel bir yaklaşım olunca neden bu kızgın cevap anlayamadım doğrusu
:))))

Unknown dedi ki...

objektifim iyi yorum kötü yorum diye bir kategori yok ki zaten, kişinin kendi objektifindendir yazdıkları iyi kötü senin değerlendirmendir...
Ben yanlış anlamışım o zaman, sinirlilik demeyelim de birden, yanlış anlama diyelim "kendini iyi hissetmemi mi sağlıyor acaba" cümlesi bir miktar vurucu kaçtı :)ben kimseyi yermek rezil rüsva etmek için yazmadım aslında başımdan geçen bir hadiseydi, kaldı ki hakkaten bütün küfürleri olumsuz eleştirileri hatta daha da ötesi kızılcık sopasını haketmiş biri için yine yumuşak bile yazdım...
:)))
ama yazım dili zor iş, mimik jest görünmediğinden anlatılmak istenilen şaşıyor karşı tarafa yanlış ulaşıyor mümkün oluğunca ":))" yapmama rağmen :)))
fakat blogundan davet de bekliyorum söylemeden geçmeyeyim :)

Anne İş'te dedi ki...

VAY ANAM VAY DEYİP BAŞKA KONUYA GEÇİYORUM HEMEN;YENİ BANNER HARİKA!

Yaşar dedi ki...

Vay canına... İnsan çok saçma sapan bi şi... Gerçekten okuduğum en garip olaylardan biri... Neyse umalım da yakında "Genetik Tarama Modülleri" çıkınca bu tür yaratıklar ücra adalara sürülüp oralarda kötülük yapsınlar. Bana ne oluyorsa ben de çok sinirlendim :)