Pazartesi telefonumu kaybettim, iki sene önce bizim Beyin doğum günü hediyesi pembe pembe çok sevdiğim, kalben bağlandığım hatta ona Ürgüp'ten boncuklu janjanlı bir minik çanta aldığım şeker telefonum gitti...
Dalgınlığımdan tamamen, sırt çantasının ön gözüne koyup da fermuarını kapatmazsam olacağı buydu...
Hemen kartı iptal ettirip daha önceden yedeklediğim numaralarımı tekrar yeni sime kaydettirdikten sonra iş telefona gelmişti ki yine imdadıma bizim bey yetişti...
Kendisi i-phone 4 ü eline alacağı anı iple çekerken kendi telefonunu bana verdiğinde içi bile sızlamadı eminim...
Sonuç itibariyle aynı numara, aynı sim kart, eski numaralarım...
Bu akşam da annemden bir telefon:
" Funda telefonun Pursaklardaymış... Pursaklar havaalanı yolunda neredeyse bir belde nüfusuna sahip bir yerleşim yeri...
Bir kağıt toplayıcısı bey önce telefondaki "babam" kaydını arıyor ulaşamıyor sonra "annem" kaydından anneme ulaşıyor...
Anneme telefonda izah ediyor ben size ulaştıramam da siz gelir alırsanız yalnız telefonu bulduğumuzda bataryası yoktu sim kartı çıkarılmıştı ekranın da köşesi çizilmişti diyor telefondaki ses...
Fakat ne hikmetse o minik janjanlı çanta sağlam, demek batarya daha kıymetli...
Yapacak birşey yok dedim ben de sonraki konuşmam da kendisiyle...
Allah senden razı olsun araman yeter ben nasılsa işimi hallettim sen de o telefonu babamın canı için kullan...
Adam ne dualar sıraladı...
Hele ki şu sıralar bunalımdan bunalıma yelken açıp gezen bana verilmiş bir sadakası alınmış bir duası varmış dedirtecek bir hal olur da işlerimiz rast gider inşallah...