kapris karne naz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kapris karne naz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
23 Ocak 2012 Pazartesi
Nazınla Sazınla Sözünle...
Çocukluğum da büyüklüğüm gibi kendi başına Hasan Ağa şeklinde geçti...
Evin ilk çocuğu olmama rağmen her işimi kendim yapar, okula kendim gider, sorunları veliye bulaşmayacak şekilde kendim çözmeye çabalardım...
Anaokuluna bir sefer götürdü mesela annem beni, ilk gün sonrasında okula ben gittim ben geldim...
Tabi o zamanki koşullar, etraf güvenilirliği, insanların ahlaki boyutunun yüksek oluşu vesaire bu kavramlar önemliydi...
Fakat kötü yola düşmek de an meselesiydi o zamanlar bizim mahallede...
Sene 76-81 arası Maltepe'de otururken, bildiğin kadınlar yol kenarında mesleklerini icra etmekte, müşteri kabullerini yapmaktalardı...
Biz de evin yan sokağındaki ismi aramızda "Yakan Sokak" diye geçen yerde, gece 00:00 lara kadar oyun oynar, annemin ismimi çınlayan sesiyle çağırmasına cevaben noluuur biraz dahaların ardından geç kalmışsam yediğim köteklerle son bulurdu akşam...
Ben de tabi öğlen çıkıp, eve sadece ekmak arası reçel almaya gelmekten başka uğramazdım ki...
Ayıptır söylemesi, oyun kaçmasın da çiş önemli değil diyerek, çoğu kez bacaklarımdan dökülen yaşlara aldırmadan oyuna devam ederdim...
O yaşlar ne zaman ki kapanmayan dizlerimdeki yaralara geldi, o zaman bir yerden su bulur, bacak yıkanır oyuna devam ederdim...
O zamanlar karne almış çocuk, yok kalem tutmuş, kağıdı karalamış gibi b.kunda boncuk bulmuş anne modunda değil annem, hiç bir zaman da olmadı hevesini Rengin' e saklarmış meğer...
Ama bizler ne olduk, üzerine titremeden öte, çocuğun üzerine balıkçı ağı gibi atılmış duran ebeveyn modeli olup çıktık...
Hanımefendinin karne almasında bulunalım dedik ki, bu sefer gitmeyi düşünmüyordum Allah var, anneme dedim sen git diye sonra ona da kıyamadım, o kadar ev taşıdı benimle, uğraştı, çıkma dedim sen soğukta ben alırım, girdim sınıfa bir surat bir yüz saldırmaya hazır hanım kızımız...
Neymiş efendim bir sarılı paketle gelemez miymişim?
Ben ne biçim anney mişim?
Zaten babası habire seyahatteymiş zaten yalandan şeyler de getiriyormuş...
İnsan hiç mi karne hediyesi bilmezmiş...
Bir araba dolusu laf...
Şeytan dedi koy kızı gel eve...
Hiç konuşmadım, annem de bizi bekler ki torununun karnesini görecek, bizimki bir çalımla gitti odasına, koyverdi kendini yatağa, baktım ki uyumuş...
Seni serseri! Seninle uğraşacaktım ben, kaprisinle nazınla..
Alacağım varsa da almıyorum hadi bakalım...
Kötü anneyim ben...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)