Canım kızım bil ki, aslında ben bu bloğu hazırlarken güya seni yazacaktım, her dakikanı, ne yaptın, gelişimin, sen, hep sen olacaktın...
Şimdi arada oluyorsun güzel kızım ama burası bir anda annenin "meydanı" oldu, bir nevi kendine "lustral" oldu...
Bir de şu açıdan bak güzel yavrum annen iyi olsun ki, sonrasında iyi anne olsun, sağlıklı anne olsun dolayısıyla da sen daha bir sağlıklı ol...
Annen içini dışını meydana atıyor ya iyi oluyor, gerçi çok afişe ismi cismi, başka yazamıyor yoksa yazılacak şey çok meydanda...
Bak güzel kızım bugün sevgililer günü... Böyle mıç mıç kutlamalardan hiç haz etmeyen annen, romantizmi de nedense komik bulur geçer dalgasını onunla... Şimdiye kadar da mantığından uzaklaşmadı, gerçi seni doğurduktan sonra biraz duygusallaştı ama yine de kan kussa kızılcık şerbeti içtim der de yine de kuyruğu indirmez, burnu yere düşse almaz, bir tekme de o atar...
Gerçi annen, bu sevgililer günü kutlamalarını esnafı sevindirme günü olarak görse de, baban birşey yapmışsa bir paketle gelmişse mesela nedense al geri götür demez alır kuzu kuzu... Bu kadınların işlerinden sual olunmaz canım kızım... İlerde sen de öyle olacaksın biz ne kadar "bu hayatta net'iz erkekler bizi anlamıyorlar" diye çırpınıp dövünsek de, valla bir zaman olup da bir karmaşa oluyor ki kızım, annen değil alem-i cihan gelse işin içinden çıkamıyor... Güzel yavrum annen de her daim dua ediyor ki "kızımın karşısına onu kraliçeler gibi taşıyacak bir insan evladı çıkar" diye...
Neyse ne diyordum ha işte sevgililer günü esnaf günü, ee anneler günü o da öyle ama annen onda eğer babanın en ufak bir ihmalini görürse affetmez annem... Anne oldu ya ondan gerçi anneanneni de hiç ihmal etmem ya... Babalar gününü de öyle, yapana yaparım yapmasa da utandırmak amaçlı yaparım...
Öyle de düşünür annen, bu hayatta 3 hamle sonrasını, eeee kadınız güzel kuzum sen de olacaksın inşallah...
Evet annecim bugün tüketim günü kırmızı kalp ve diğer aşk ve aşkı hatırlatan materyaller ortalığı almış götürmüş vaziyette...
Elinde beş katı fiyatına alınmış bir adet gül almış birbirlerini biraz gevşetseler ellerinden kaçacakmış gibi sarmaş dolaş dolanan aşıklarla dolu bugün, benim dışarda olmadığım cumartesi olduğu için bu görüntü kirliliğinden bu yıl yırttık güzel kızım :)
Büyük konuşmuyor o çiftlerden biri de ilerde sen olabilirsin şeklinde korumacı ve endişe dolu gözlerle yuvalarından fırlamadan gözlerim...
Seni çok seven annen...
{Fotoğraf fotokritik, Tahir Uzun'un "Sevgililerin Dansı" çalışması}
8 yorum:
Sevgili funda;
Benim gibi düşünen, sevgililer gününü sadece bugün kutlamayıp yılın diğer 364 gününde kutlayanlardan olman beni çokkkk mutlu etti.Sen bir gün değil hergün mutlu ol kızınla kocanla canım.Sevgilerimle dilek.
Annesinden kızına hoş bir anı. Belkide ileride diyecek ki "aman annneeeee , sende pek bi romantikmişsin güler filan , şimdilerde yok böyle bir şey , o eskidenmiş :))) " Kimbilir belkide tam tersi :)
Ee güzel...fotoğrafda bi başka güzel ama:)
esnaflar günü bitti gitti,buda başka ve değişik bakış açısıymış hoşuma gitti, unutmayacağım bu ismi yani esnaf gününü:):)
Bütün günleriniz sevgi dolu gecsin canim,öpüyorum sizi..
Fundacım güzel ziyaretine çok sevindim.Kızına bayıldım.
Allah bağışlasın çok tatlı
Bu arada kızına yazdığın bu mektup çok güzel.Ne mutlu kaliteli,bilinçli bir annesi var.
seni takibime alıyorum
her zaman beklerim.
Sevgiler...
sevgililer günü bu kadar ayyuka çıkmamıştı bundan bi 10 yıl kadar önce. yanılıyor muyum? hani öyle bi hal aldı ki artık. çok mühim çok önemli bi günmüş gibi. gereksiz bi gün, gereksiz bi kutlama bence.
Sevgili Funda,bloğumu ziyaret etmişsin.teşekkürler:)
Benim öğrenecek çok şeyim var.Bloğun çok güzel,tebrik ederim.
Sevgilerimle. Ayşe.
romantizm beni de öldürür fundacım, hiç beceremiyorum, yapana da açıkçası çok gülüyorum.
kadınlarla ilgili süper sapamalarına hayran kalmamak elde değil.
aradaki dua nada katılmadan edemiyorum;
hem senin evladın hem de hepimizin
ki için, adamakıllı,ahlaklı, kalbi ve vicdanı olan, olması yetmez aslında kullamasını da bilmek lazım :))) insanevladı bir eş nasip etsin Allahım.
Blog hikayeside öyle oluyor canım, anneysen çocuğuu yazmak için başlıyorsun, sonra karışıp gidiyor.
Ama memnunum böyle olmasına, hayatı kategorize edemiyorsun ki, blogu et değil mi?
Yorum Gönder